Dillere Dair 7 Mit ve Yanılgı

Dillerle İlgili Mitler ve Yanılgılar  Dilbilim, diğer birçok disipline kıyasla çok demokratik görünüyor. Gözlemlenemeyen olaylar genellikle fizik, matematik ve tarih gibi alanlarda meydana gelir. Dilbilim ise daha derinlemesine bilgiye sahiptir. Ancak birçok varsayım ve hatta yanılgı ortaya çıkabilir. Ancak dile bilimsel olarak baktığımızda pek çok şeyi çürütebiliriz.

İngilizce (Veya Fransızca, Rusça, Tamilce) Dünyanın En Zengin Dilidir

Özellikle de Amerikalılar İngilizce dilinin kelime haznesi bakımından dünyada en zengin olduğunu düşünür. Bunun sebebi de aslında İngilizce’nin son derece ‘karışık’ olmasıdır çünkü Almanca’dan, Fransızca ve Latince’den kısımlar içerir.

Elbette kelime sayısı nereden baktığınıza göre değişir. Webster’a göre 475 bin İngilizce kelime varken, farklı kurumlar bunu ‘milyon’ olarak açıklar. Fakat işin aslı İngilizce dünyanın en zengin dili de değildir.

Çocuklar Yetişkinlere Göre Daha Kolay Dil Öğrenir

Bu da son derece yaygın bir şehir efsanesidir ve genellikle dil öğrenme konusunda yetişkinlerin cesaretini kırar. Fakat işin aslı yaş geçtikçe dil öğrenmenin zorlaşması söz konusu değildir.

En başta bir bebeğin konuşmayı öğrenmesi çok zordur. 6-7 yaşına kadar bu süreç devam eder. Yetişkinlerde ise dil öğrenme daha hızlı gerçekleşir. Hatta bazı çok dilli kişilerin üç ayda yeni bir dil öğrendiği dahi gerçektir.

Dil de Bir Lehçedir

Birçoğumuz son birkaç mitin gerçek olmadığını kabul etmekten mutlu olurdu. Fakat hepimiz dillerin, ağız ve aksanların ne demek olduğunu biliyoruz değil mi? Bir dil, yazma ve konuşma yöntemi olarak karşımıza çıkarken, lehçe-ağız ise dilin çeşitliliği oluyor. Aksan ise kulağa nasıl geldiği. İşin aslı pek de öyle değil çünkü dilbilimcilerin farklı görüşleri var.

Tipik olarak standart Türkçe olarak İstanbul Türkçesi kabul edilir ve yanına farklı bölge lehçeleri eklenir fakat dilbilimcilere göre bu standart Türkçe de bir lehçe oluyor. İkisinin arasındaki fark ise ‘Prestij’ olayı.

Bazı Diller Diğerlerine Göre Daha Kolaydır

Dillerin karmaşıklığı biraz tartışmalı bir konu. Pek çok insan bazı dillerin diğerlerine göre daha kompleks olduğunu düşünse de, dilbilimcilere göre bunu ortaya koymak çok zor.

David Crystal’a göre tüm dillerin kompleks bir grameri yer alırken, basitlik tartışmalı bir konu fakat her biri kendi içinde komplike durumda.

İşaret Dilleri Tam Bir Dil Değil

İşaret dilleri de benzer şekilde bazı yanlış anlamalara maruz kalıyor. Birçok insan onları sözlü dilin bir hâli gibi görse de, 2011 yılında İtalyan Meclisi İtalyan İşaret Dili ismini Mimik ve Jest Dili olarak değiştirdi.

Gerçek şu ki işaret dilleri kendi içinde bütün ve anlamlı dillerdir. Örneğin Amerikan İşaret Dili, normal İngilizce gramerden ayrı bir konumdadır. Aynı durum başka dillerde de görülür.

Hayvan Dilleri

Hayvanların pek çok iletişime geçme şekli olsa da, aynı zamanda yanlış anlaşılmalar da var. Bunlar arasında en yaygını, hayvanların ilkel insan dilleri şeklinde konuştuğu fakat bu biraz kafa karıştırıcı. Çünkü ‘dil’ ile ne kast ettiğimizi anlamamız gerekiyor.

Dil tanımlanırken iki kriter ele alınır. Bunlardan birincisi ayrıklıktır. Dil oluştururken amaç görünmez elementlerin bir araya gelmesidir. Diğer kriter ise yaratıcılık ya da verimlilik olarak geçer. Hayvanlar ise bu kombinasyonları kuramazlar.

Mesajlaşarak Konuşmak Çocukların Dilini Bozuyor

Birçok ebeveyn sosyal medya ve akıllı telefonların çocukların dilini bozduğunu düşünüyor. Fakat araştırmalara göre konuşmada ve yazmada oldukça başarılılar, hatta bazı yönlerden daha iyiler.

Öncelikle bugünün çocuklarının önceki nesiller gibi iletişim kuramadığı savı kesinlikle gerçeği yansıtmıyor. Hatta araştırmalara göre mesaj attıkça yazma kabiliyetleri de gelişiyor.