Evliliğe bir ömür mutlu olmak ve aynı yastıkta yaşlanmak niyeti ile başlayan çiftler bazen yarım asırlık bir evlilik süreci yaşasa da bazen evlilikte hayal kırıklığına uğramakta ve boşanmaktadır. Peki, bu kadar uzun süre evli kalmayı başaran çiftler bunu nasıl başarıyor dersiniz? Aslında her şeyde olduğu gibi evlilikte de iyi ve kötü günler yaşanacaktır.
Önemli olan o kötü günleri hasarsız atlatmak ve hayat arkadaşı ile el ele verip zorlukları aşmaktır. Uzun yıllar süren mutlu evliliklerde çiftlerin karşılıklı anlayış ve fedakârlıkları yanında iyi bildikleri ve uyguladıkları birçok püf noktası bulunmaktadır.
Evlilik Arifesi
Aslında her şey evlenmeden önce başlıyor. Çiftlerin birbirini tanımaya çalıştıkları flört, söz ve nişan dönemlerinde, birlikte bir gelecek düşünülen partnerin iyi tanınması mutlu bir evliliğin ilk adımıdır. Kişi karşısındakinin huylarını, alışkanlıklarını ve nelerden hoşlanıp hoşlanmadığını iyi analiz etmelidir. O dönemlerde maalesef her şey tozpembedir. Evlendikten sonra rahatsız etmeye başlayan birçok huy ve alışkanlıklar evlilik arifesinde çiftleri rahatsız etmez. Size çok ters gelen bir davranış veya alışkanlıktan duyduğunuz rahatsızlığı dile getirmeniz ileride çok daha fazla üzülmenizi engelleyecektir. Birbirini seven çiftler her zaman ortak bir yol bulmaktadır. Gerekirse bir evlilik danışmanından da sağlıklı ve mutlu bir evlilik için destek alınabilir.
Mutlu Bir Evliliğin Altın Kuralları
Hiçbir evlilik her yönü ile mükemmel değildir. Mutlaka dönem-dönem inişli çıkışlı anlar yaşanacak ve iyi gün de olacak kötü gün de yaşanacaktır. Önemli olan sıkıntılı anlarda evlilik rotasını doğru tutmak ve tek başına değil birlikte zorluklara göğüs germektir. Sorunsuz yaşanan evlilikler yok denecek kadar azdır. Şimdi mutlu bir evlilik için çiftlerin neler yapabileceğine bir göz atalım.
- Saygı: Saygı her durumda olmazsa olmaz kurallardandır. Eşler ne olursa olsun birbirlerine olan saygılarında kusur etmemeli, daha sonra telafisi mümkün olmayan kırıcı durumlar yaşanmamalıdır. Şiddetli kavgalarda sesler yükselebilir, tartışılabilir ama olay hakarete varan bir duruma getirilmemelidir. Her konuşmada eşler birbirine değer verdiğini hissettirmeli, geçmiş kurcalanarak çiftler birbirini kırmamalıdır.
- Sevgi: Sevginin olmadığı bir evliliğin uzun ömürlü olmasını beklemek hayalden öteye geçemez. Birbirini seven eşlerin sevgilerini göstermeleri de çok önemlidir. Sevgisini göstermediğini söylemek veya bir ‘seni seviyorum’ lafını esirgemek eşler arasında hep tartışma konusu olmuştur. Küçük bir hediye, güzel bir söz veya iltifatın da bir sevgi belirtisi olduğu unutulmamalıdır.
- Birlikte zaman geçirme: Teknolojinin ilerlediği günümüzde insanların elinden cep telefonları ve tabletler düşmemekte, evde geçirilen zamanın çoğu televizyon veya bilgisayar başında harcanmaktadır. Oysa eşlerin birbirine vakit ayırması, göz teması ile karşılıklı sohbet etmesi sevgi bağlarını güçlendirir. Birlikte yenen bir yemeğin, yapılan sohbetlerin, gidilen sinemaların bırakacağı hatıra bilgisayar başında geçirilen zamanın yanında paha biçilmez değerdedir.
- Özveri: İki insanın hatta ikizlerin bile 0 anlaşmaları mümkün değildir. Anlaşmak ve birlikte bir ömür geçirmek için karşılıklı fedakârlıkta bulunmak, ufak tefek şeylere göz yummak gerekir. Diş macununu ortadan sıkıyor diye tartışma çıkarmaya de gerek yok.
- Ailelere verilen değer: Çiftler eşlerine verdikleri değeri anne ve babalarına da vermeli, onlara saygıda kusur etmemelidir. Anne babasını kıran ve onlara iyi davranmayan bir eşi mutlu etmeye çalışmak son derece zor olacaktır.
- Cinsel Mutluluk: Evliliklerin bir amacı da düzenli bir cinsel hayat ve soyunun devam etmesidir. Tıbbi bir sorun varsa mutlaka bir uzmandan yardım alınmalı, psikolojik sorunlarda ise terapi yoluna başvurulmalıdır. Cinsel hayatı düzenli olmayan çiftlerde bir müddet sonra kopmalar yaşanmakta ve genelde erkeğin ilgisinin dışarı kayması ile sonuçlanmaktadır. Bu durum aldatmaya kadar gidebildiğinden sonuçta evlilik bitme noktasına gelmektedir.
- Birbirine değer verme: Bazı ailelerde maalesef kadın eşinden önce çocuğunu ön planda tutmakta, eşini ihmal ederek ikinci plana atmaktadır. Çocuk elbette önemlidir. Ama her durumda eşin önüne geçmemelidir. Eşler çocuk yüzünden sürekli ihmal edildiğini düşünmemelidir. Eşler arasında yaşanan her bir diyalog çocuklara da yansır. Mutlu ve huzurlu bir ortamda büyüyen çocuklar sağlıklı ve psikolojik gelişimleri olumlu bireyler olacaktır.
- Teşekkür etmek: Eşlerin birbirine teşekkür etmesi ve minnettarlık duyması mutlu bir evlilik için olması gereken önemli noktalardandır. Nezaketin ve saygının da bir belirtisi olan teşekkür etmek, eşleri onore eden güzel bir davranıştır.
- Olduğu gibi kabullenmek: Eşlerin birbirlerini olduğu gibi kabullenmeleri aslında birçok sorunu kökünden halletmektedir. Evlendikten sonra eşini değiştirmeye çalışan bir birey hem çok yıpranacak üstelik karşı tarafı da çileden çıkaracaktır.
- Hatayı kendinde aramak: Herhangi bir sorunda veya sıkıntıda sürekli karşı tarafı suçlamak yapılacak en büyük hatalardandır. Birey ani bir çıkış yapmadan bu sorunda kendisinin ne kadar payı olduğunu düşünmeli, sorunlarda sorumluluk almalıdır.
- Koşulsuz sevmek: Koşulsuz sevgi mutlu evliliklerde her şeyin üstesinden gelen bir davranış şeklidir. İnsanın biraz da kendisini değiştirmeye çalışması ve eşini koşulsuz sevmesi zorlukların üstesinden gelmede en büyük yardımcıdır.
- Evliliği yürütmeye kararlı olmak: Bu yola birlikte çıkıldı ise çiftler evliliklerini yürütmek için kararlı olmalı, en küçük bir problemde pes ederek evliliği bitirme yoluna gitmemelidir. İyi bir yaşam tarzı için nasıl çok çalışıp çok para kazanmak gerekiyorsa, mutlu ve uzun bir evlilik için de bir bedel ödenmelidir. Emek vermeden evliliklerin uzun sürmesi mümkün değildir. Her iki taraf ta üzerine düşeni yapmalı, zorlukları aşmada birbirine destek olmalıdır. Evliliği götürememe düşüncesine değil, sorunu nasıl halledebileceği düşüncesine yönelerek çıkış yolu aranmalıdır. Unutulmaması gereken önemli bir konuyu daha aktarmak istiyoruz. İkinci evliliklerini yapan bireylerden sıkça duyulan bir söz vardır. “Eski eşime yapmadığım fedakârlıkları bu eşime yapıyorum. Aynı fedakârlıkları ona da yapsaydım kesinlikle şu anda onunla evli olurdum”.